Düzelmeyen işler…
Şahit insanlar geçici
pişmanlıklar…
Bozulan sözler
tutulmayan akitler..
Gizli kapaklı
konuşmalar, planlar eylemler..
Geçici pişmanlıklar
ve çoğunluk insanlar aynı yoldalar…
Hak ettiğin hayata
sadece kalmak için ödenmeyen bedeller…
Bir süre sonra
dağılan ilişkiler ve bir alt lige düşen insanlar…
Kimse aynı yerde
kalmadı herkes ya düştü ya yükseldi, zor olan sağlamlaştırıp çıkmaktı.
Boş konuşulan
muhabbetler, anlamsız fikirler, öylesine verilen stratejiler…
Öylesine yaşayan milyarlarca
insanlar.
Kirli işler kötü
hayatlar pis davranışlar
Yanlış adamlar doğru
nasihatler
Nankör yalancılar
çirkef insanlar
Ve bunları
normalleştiren sen!
Çünkü onlardan olan
gizli bozulan emeksiz yaşayan sen…
Aktini bozup, çalan,
vicdanını sakinleştiren kabul etmeyen tartışan iyi gösteren sen!
Bıkkın yorgun
iradesiz davranan
Ama ne güzel konuşan
reklamını yapan övülmek isteyen sen!
İki değil bin yüzlü
davranan korkan hata yapan ve onu gizlemekte usta olan sen!
Dolandıran, kendini
görmeyen çamurda yaşayan, destek olmayan zorlamayan kaçan.
Pes eden mücadelesiz
görevini yapmayan, ümidini kesen…
Bilmediğini bildiği
zanneden konuşunca ağzı bozulan ne dediğini bilmeyen sen
Nerde nasıl
davranacağını bilmeyen yaptığı şeyi batıran eli bereketsiz olan…
İşe yaramayan
sevilmeyen aşağılanan saygı duyulmayan otoritesi bitmiş çürümüş olan
Açıkta olan
koruyamayan düşkün ve aciz olan
Kimi kandırdın ?
Kimsenin
bilmediklerini söylesen evet bu benim desen beni böyle kabul et desen
Kim affettim der?
Kim kabul eder?
Kim yinede düzelirsin
ben sana süre verdim der?
Kim kalk der
tekrardan…
Yada sen kendine
der miydin…
Tamam olsun af
edildin der miydin kendine…
Sever miydin kendini
bu kadar itiraftan sonra…
Peki her şeyine şahit
olan
Ne diyor bunlara
rağmen sana ?
Duymak ister misin…
“En kötü 2 de”